07.02.2017, 08:53

68 Kuşağı Tarihi Niçin Sevmezdi?

Her anne yemek pişirir. Pişirilen aynı yemeğe aynı malzemeler kullanılır. Bir anne pişirdiği yemeğe, sevgisini, aşkını, muhabbetini katarsa o yemek bambaşka bir lezzet alır, unutulmaz.


Derste, ders kitabı da gerçeklerden uzak, kupkuru olursa ne anlatan ne de dinleyen zevk alır. Zevksiz bişey yemek gibi. Bizler liseden 65 yılında mezun olduk. Tarih gibi bazı derslerden hep nefret ederdik. Anlatan mı kupkuru anlatırdı, yoksa biz mi anlamazdık bilmem. Hani bir söz var ya, "Bizim oğlan Elif okur, döner döner yine okur."

Ortaokulda okutulan tarih konuları lisede de aynı konular yine okutuldu. Yontma taş devri, cilalı taş devri, piramitler, Avrupa'da yüzyıl savaşları, Roma ve Bizans imparatorluğu, Atilla ve İskender'in seferleri daha neler neler...


Osmanlı'yı anlatırken de sanki padişahlar bütün işi gücü bırakmış o savaştan o savaşa giden, istilacı bir ruh halindeler. Her savaşın sonunda mutlaka bir anlaşma yapılır. Hoca kitaba bakarak anlatır. Yazılıda bize "filan anlaşmanın altıncı maddesini yazın" diye sorardı.


Avrupa: "Biz Rönesans'ı Endülüs Emevi Devletine borçluyuz" derler. Biz Endülüs Devletini şahsi araştırmalarımızla öğrendik.


Biyolojide amip ve solucanın üremesini, yapılarını anlata anlata bitiremediler. Ne işe yaradıysa? Kimya'da öğretmen, kavuçuğun formülünü elinde kitap tahtanın sağından başlayıp sonuna kadar "Ok çık" diye diye ve notuna baka baka yazardı. Arkadaşlar "Hocam bu formül tren vagonuna benzedi" derler ve gülüşürdük.


Yazılıda da, "Kavuçuğun formülünü yazın" denirdi. Hoca, kitaba bakarak yazdığı formülü bizden ezbere yazmamızı isterdi. Bizde kah kopya çekerek, kah yardımlaşarak, kah ezberleyerek herkes gibi mezun olduk, kup kuru tam takır içi boş bilgilerle.


Şimdi düşünüyorum da birinci dünya savaşı hiç anlatılmadı. İkinci dünya savaşına da hiç değinilmedi. Niçin faşist Hitler, Musolini'lerden söz edilmedi. Kup kuru tuzsuz tadsız bir eğitim öğrenciyi dersten soğutmuştur. Nefret ettiği derslerin başında tarihin gelmesinin sebebi geçmişin güleryüzlü, esprili, eğlendirici, tektaraflı anlatımdan kaçınılarak zevkle anlatma yerine kup kuru ve tatsız şekilde üstelik öğrenmeye değil, şartlanmaya dayanan bir müfredattı.


Yeni müfredat inşallah daha gerçekçi, akıllı başarıyı getirecektir. Yeni müfredata birilerinin karşı çıkması anlaşılır gibi değil. Sanki suç üstü yakalanmış bir psikolojik telaş içindeler. Gerçek tarihin bilinmesi büyükleri küçültmez, ancak küçük gösterilenleri gün yüzüne çıkartır haklarını vermiş oluruz. 

Yorumlar (1)
Mustafa kuncu 7 yıl önce
Size aynen katılıyorum sağ ol
Günün Anketi Tümü
Yayın politikamızdan memnun musunuz?
Yayın politikamızdan memnun musunuz?