Gürer: “Bor Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin akıbeti ne oldu?”

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Endüstri Bölgelerinde yaşanan sorunlara değindi, Bor Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin 2015 yılından bu yana hayata geçirilememiş olmasını eleştirdi. 

GÜNDEM 21.10.2022, 15:51 25.10.2022, 15:38
Gürer: “Bor Enerji İhtisas Endüstri   Bölgesi’nin akıbeti ne oldu?”

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Endüstri Bölgelerinde yaşanan sorunlara değindi, Bor Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin 2015 yılından bu yana hayata geçirilememiş olmasını eleştirdi. 

TEKLİF MADDELERİNDE TEZATLIK VAR 

İlgili Kanun Teklifinin farklı maddelerinin birbiriyle çeliştiğini söyleyen Gürer, farklılık gösteren maddeler üzerinde yeniden bir değerlendirme yapılması gerektiğini ifade etti. Endüstri Bölgeleri Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 3'üncü maddesi yatırımcının irtifak hakkı veya kullanım iznini içerdiğine dikkat çeken Ömer Fethi Gürer, beş yıl sürede yatırım gerçekleşmezse bir yıllık bir uzatma sonunda bu hakkın iptal edileceği belirtildiğini anlattı. 

İlgili Kanun Teklifinin farklı bir maddesinde bedelsiz arazi devrinden söz edildiğini ve burada "Kamulaştırma bedeli yönetici şirket veya yatırımcı tarafından karşılanmış ise yönetici lehine bedelsiz olarak bağımsız ve sürekli irtifak hakkı tesis edilebilir." ifadesinin yer aldığını kaydeden Ömer Fethi Gürer, bu 2 maddenin birbiriyle çeliştiğini, bu anlamda bir değerlendirmenin gerekli olduğunu vurguladı. 

BOR ENERJİ İHTİSAS ENDÜSTRİ BÖLGESİNİN AKİBETİ NE OLDU? 

Niğde’de 2015 yılında ilan edilen endüstri bölgesinde buna rağmen hiçbir çalışmanın yapılmamış olmasını da eleştiren Gürer, “2015 yılında Niğde ili Bor ilçesi Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi kurulacağı duyuruldu; Resmî Gazete'de ihale dahi yayınlandı, 2.500 teknik eleman istihdam edileceği de açıklandı, seçim önceleri de sık sık gündeme getirildi. O dönem için 9 milyarlık yatırımla GES üssünün Niğde olacağı ifade edildi. Bor ilçesi Seslikaya, Emen ve Badak köyleri arasında 2.539 hektarlık alan bu nedenle ayrıldı. 2018'de devreye alınacaktı, o günden bu yana hiçbir şey yapılmadı; ot bitiyor hayvan otluyor, Niğde'ye verilen bu söz bugüne kadar gerçekleştirilmedi” diye konuştu. 

SÜPER TEŞVİK ALACAĞI AÇIKLANAN FİRMANIN YATIRIMI TEMELDE KALDI 

2019 yılında Türkiye genelinde 19 firmaya verilen Süper Teşvikten faydalandığı açıklanan bir firmanın Niğde’nin Bor ilçesindeki Organize Sanayi Bölgesine entegre güneş paneli üretim tesisi için temel attığın hatırlatan Gürer, temel atma törenine Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez’inde katıldığını belirterek, “Yüzde 100 yerli güneş paneli altı ayda bitecek, 1.500 kişi çalışacak, beş yılda 5.000 kişiye iş olanağı sağlanacaktı. 600 milyon dolar değerinde teşvikle yapılacağı duyurulan bu yatırım da temel olarak kaldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanına bir soru önergesi verdim, Sayın Bakanım temel attın, ne olacak bu? dedim, bana verdiği yanıtta "Sanayi Bakanına sor." diye belirtti. Sanayi Bakanı da "Çalışma devam ediyor." dedi, aradan geçen dört yılda orada temel duruyor, yatırım yapılmadı. Seçim yaklaşıyor, belki yine bir bakan gelir, bir temel daha atar. Bu anlamda, Niğde'nin makûs talihini bir türlü yenemediği ve verilen sözlerin tutulmadığının iki somut örneği bu” ifadelerini kullandı. 

SANAYİ BAKAN YARDIMCISININ SÖZLERİNE TEPKİ 

Sanayi ve Ticaret Bakan Yardımcısının, "Türkiye'nin yüzde 30'u yani 230 bin kilometrekarelik tarım alanının -orman da değil sadece tarım alanı- bize getirdiği gayrisafi millî hasıla 50 milyar dolar. 'Tarım, tarım' diye bağırıyor çağırıyoruz da sonunda bize getirdiği para 50 milyar dolar." Şeklindeki sözlerini eleştiren Ömer Fethi Gürer, “Bakan yardımcısı Bu şekilde konuşarak tarımı küçümseyen ve bu bağlamda, sanayinin tercih edilmesi için gerekli olan bir argümansunuyor. Oysa bu yanlış bir sunum çünkü tarım olmadan insan yaşamı olmayacağını görmek gerekir. Demek ki tarımda yapılmayan yatırımların bir nedeni de bu düşüncelerden kaynaklanıyor. Sanayiye yatırım yapsanız da sonunda tarımın olmadığı yerde yaşam olmayacağı için o sanayinin sürdürülebilirliği yok. Dünyada, tarımda katma değerli ürün üretebilen, marka yaratan, bu bağlamda da yurt dışına ürün satarak gelir sağlayan konuma ermiş ülkemizde ne yazık ki tarım, tarihinin en sorunlu dönemlerine evrilmiş durumda. Bu bakıştan, bu anlayıştan sıyrılmadan da bu tür değerlendirmeler olduğunda da tarımın geleceğinin sorunlu olacağını düşünüyorum. Eğer siz tarımı yok sayarsanız, dışarıdan ürün almakta oluşacak sorunlarla, bir gün gelir, yaptığınız, ürettiğiniz sanayi yatırımlarıyla yurt dışına göndereceğiniz makinalarınızı gönderecek ülke de bulamazsınız çünkü temel olarak size dayatılan koşullara mecbur kalırsınız” şeklinde konuştu. 

ÇİFTÇİNİN, EMEKÇİNİN EKENOMİYE KATKISI KÜÇÜMSENEMEZ 

Çiftçinin, emekçinin, üreticinin, alın teri dökenin, besicinin, süt inekçiliği yapanın bu ülkeye katkılarını küçümseyerek değerlendirmede bulunmanın haksızlık olduğunu vurgulayan Gürer, “Eli nasırlı, alnında teriyle ekmeğinin parasının peşinde olan ve üreten insanlara karşı duyarsız davranmanın ülkenin faydasına olmadığını düşünüyorum. O anlamda ülkemiz ithalatçı bir kafayla yönetildiğini de bir kez daha vurgulamak isterim. 21 üründe arz açığı olan ülkemizde "Hububatta stoklarımız yeterli, 1999'dan beri en çok stok yaptığımız dönem." denilip arpa ve buğday ithal ediliyor, bunu da Genel Kurulun takdirine sunuyorum.” ifadelerini kullandı. 

Kaynak: Borunsesi.com | İlçemizin Gerçek Sesi
Yorumlar (0)