28.06.2016, 09:44

İslâmda Tesbihin Yeri Var mı?

Türk milleti olarak otururken dahi elimizin boş durmasından rahatsız oluruz. 
Elimiz mutlaka bir şeylerle meşgul olacaktır. Toplantılarda Dünya liderleri aile fotoğrafı çektirirken bile ellerini nasıl, nereye koyacaklarına karar veremezler. 

Sohbetlerde tesbih, bu boşluğu dolduran en büyük oyuncaktır. Temeli İslâm’a dayanan tesbih’in gelişimi 1600'lü yıllarda başlar. 1800'lü yıllarda en parlak dönemini yaşar. 
Tesbih, Subhanallahta ki SUBHA sözcüğüne dayanır. Allah’ı noksan sıfatlarından uluhiyete, aykırı şeylerden tenzih ve taktis ederim’i ifade eder. 

Namaz sonrası adedi 99 olan tesbih çekmekteki amaç saf bir kalbe, hepimizin olan, çağırmadan duyan, istemeden veren, görmezleri gören Yüce Allah’a yönelme anıdır, duadır, zikirdir. 

İlahiyat’tan hocam Prof. Dr. Süleyman Ateş’in yorumu şöyledir: “Ne Peygamberin kendisi ne de sahabeler tesbih çekmediler. Namaz’ın ardından 33 defa Subhanallah , Elhamdülillah, Allahuekber dediklerine dair ilgili hadisler vardır. Hz. Muhammed bu duaları parmaklarını sayarak çekerdi.” 

YANİ ASLOLAN BU DUALARI PARMAKLARI SAYARAK YAPMAK SÜNNETTİR.

Tesbih İslâm alemine 200 yıl sonra girmiştir. Tasavvufun tarikat kolları ortaya çıkınca sayılı zikirler konuşmuştur. Zikirleri saymak içinde tesbih kullanılmıştır. Bir kardiyoloğun tespiti şöyle: “Zikir ve tesbih ruhsal gerilimi azaltan, stresi yenmek için yardımcı ve tamamlayıcı psikolojik tedavi yöntemidir.” der. 

Toplumsal olarak baktığımızda tesbih, Ortadoğu ve geri kalmış ülke insanlarının olmazsa olmazıdır. Tesbihsiz el, tesbihsiz cep hemen hemen yok gibidir. Erkeğin toplum içinde yerini belirleyen bir aksesuar olmuştur. Kabadayılık aksesuarı olarak adedi 33 olan kalın taneli ve bol püsküllü tesbihi elin parmakları arasında sağ omuzu düşürerek sallamak ayrı bir hava verir. 

Şuanda antika pazarında rağbet gören ve bir servet eden tesbih pazarları vardır. Bir vatandaşın elindeki tesbihe verilen fiyatı duyduğumda aklım durdu. 

İşin acı tarafıda hacılarımızın uzak doğu ülkelerinin petrolden yaptıkları basit tesbihleri almaları. Hem dinime küfreden ülkeler ekonomisine hizmet ediyor, hem de evlerimiz dolup taşıyor. 

En çirkini de namaz sonu tesbihatta cemaatin tesbihleri birbirlerine atmaları, hatta Allah kelamının söylendiği tesbihlerin yerlerde sürüklenmesi İslâm adabına uymamaktadır. 

Tesbihleri birbirimize atma yerine parmaklarımızı kullanmamız sünnete de uygun olacaktır. 
Yorumlar (0)
Günün Anketi Tümü
Yayın politikamızdan memnun musunuz?
Yayın politikamızdan memnun musunuz?