Sağlık Müdüründen 4 Şubat Dünya Kanser Günü İle İlgili Açıklama

Niğde İl sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç 4 Şubat Dünya Kanser günü nedeniyle ilgili bir açıklamada bulundu.

SAĞLIK 04.02.2020, 17:12 04.02.2020, 17:14
Sağlık Müdüründen 4 Şubat Dünya Kanser Günü İle İlgili Açıklama

Niğde  İl sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç 4 Şubat Dünya Kanser günü nedeniyle  ilgili bir açıklamada bulundu.

Sağlık Müdürü Dr. Dursun Koç, yaptığı açıklamada ülkemizde her 5 ölümden birinin kanser nedeniyle gerçekleştiğini söyledi.

Müdür Dr. Dursun Koç, açıklamasının devamında şu ifadelere de yer verdi; ‘‘Günümüzde kanser hem dünya hem ülkemiz için ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Dünya genelinde yaklaşık her 6 ölümden biri, ülkemizde ise her 5 ölümden biri kanser nedeniyle gerçekleşmektedir. Dünya Kanser Günü ilk kez 2005 yılında, ülkemizin de yakın iş birliği içerisinde olduğu Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından düzenlenmiştir. Her yıl 4 Şubat Dünya Kanser Gününde Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) ve ortak kuruluşların birlikte yürüttüğü, milyonlarca ölüme neden olan ve pek çoğu önlenebilir olan bir hastalığa karşı toplumsal bilinci artırmak amacıyla tüm dünyada kampanyalar düzenlenmektedir. UICC’nin yeni üç yıllık teması “kararlıyım ve yapacağım” olarak belirlenmiş olup 2018’de başlatılmıştır. 3 yıl sürecek “kararlıyım ve yapacağım” kampanyasının orta noktası olan 2020 yılı, bireysel kararlılığı güçlendirici bir eylem çağrısıdır ve geleceği etkilemede bugünden eyleme geçmenin önemini vurgular. Dünya Kanser Günü; yankı uyandırmayı, değişim aşılamayı ve farkındalık gününün geçmesinden çok sonraları da sürdürülecek bir eylemi harekete geçirmeyi amaçlayan bir kampanyadır.

Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü ve Dünya Sağlık Örgütü kişileri kanserleri önleme yolunda şu risk faktörlerinden kaçınmaya davet eder, Sigara ve dumansız tütün ürünlerini de içeren tütün kullanımı, Fazla kilolu veya obez olmak, Düşük meyve ve sebze alımını içeren sağlıksız beslenme, Fiziksel aktivite eksikliği, Alkol kullanımı, Cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonu, Hepatit veya diğer kanserojen enfeksiyonlara maruziyet

İyonlaştırıcı ve ultraviyole radyasyon maruziyeti, Kentsel hava kirliliği, Katı yakıt kullanımından kaynaklanan iç mekan dumanından kaçınılmasını ister.’’ Dedi.

Ülkemizde DSÖ önerileri ile kayıt, önleme, tarama ve tedavi çalışmalarını bir arada barındıran  Ulusal Kanser Kontrol Programı 2008 yılından itibaren yürütülmekte olduğuna vurgu yapan Müdür Dr. Dursun Koç, ‘‘Her birimiz vücudumuz için neyin normal olduğunu bilme ve olağandışı değişiklikleri tanıma konusunda doğru bilgileri tüm sağlık kuruluşlarımızdan özellikle birinci basamak sağlık kuruluşlarımızda (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) , Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM), Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM)) çalışan sağlık çalışanlarından alabiliriz. Ülkemizde Dünya Sağlık Örgütü tarafınca taranması önerilen; meme, kalın bağırsak ve rahim ağzı kanserleri için, toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak tarama programları yürütülmektedir. Ülke genelinde kanser taramaları; Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM) , Toplum Sağlığı Merkezleri (TSM), Sağlıklı Hayat Merkezleri (SHM) ve Aile Sağlığı Merkezleri (ASM) de ücretsiz olarak yapılmaktadır. Erken teşhiste en önemli faktör, kişinin bu konuda bilinçlendirilmesidir. Erken tanı için aşağıdaki yöntemler uygulanmaktadır. 20 ile 40 yaş arası kadınlara; verilen eğitimlerle ayda bir kendi kendine meme muayenesi yapmaları, meme kanseri belirtilerden biri görüldüğünde ise vakit geçirmeden doktora başvurmaları gerektiği öğretilmektedir. Ayrıca iki-üç yılda bir sağlık kuruluşlarında meme muayenesi olunmalıdır.

40 ile 69 yaş arası kadınlar ; Ayda bir kendi kendine meme muayenesi yapılmalı , yılda bir sağlık kuruluşlarında meme muayenesi olunmalı  ve iki yılda bir mamografi çektirilmelidir.  

Kalın bağırsak kanseri taramaları, 50 ile 70 yaş arasındaki kadın ve erkeklere 2 yılda bir gaitada gizli kan testi (GGT) yapılmakta , 10 yılda bir kolonoskopi önerilmektedir. Ailede kalın bağırsak kanseri öyküsü olanlarda ise tarama 40 yaşından itibaren yapılmaktadır.  Dışkıda gizli kan saptanıp kolonoskopi yapılan kişilerde henüz kanserleşmemiş polip halindeki tümörler tespit edilerek kanser gelişmesi önlenebildiği gibi, kanser gelişmiş olan olgularda da erken teşhis ile ölüm oranları azaltılmaktadır. Rahim ağzı kanserleri taramaları, 30 - 65 yaş arası tüm kadınlarımıza 5 yılda bir HPV-DNA ve smear testi yapılmaktadır.

Tüm bu tarama programlarımızda tarama sonrası pozitif çıkan kişilerin tanı ve tedavisi için Kanser Dairesi Başkanlığı’nca 81 il’e yönelik hastaların yönlendirileceği ve tanıdan tedaviye Avrupa Birliği kriterleri çerçevesinde hizmetler veren merkezlere gönderilmektedir.’’ diye konuştu.

 

Kaynak: Borunsesi.com | İlçemizin Gerçek Sesi
Yorumlar (0)